Geçenlerde biriyle konuşuyordum, ikimizi de bilenlerin, tanışmamış olmamız gerektiğini düşündükleri biriyle. Neyse; “Tekila nasıl” konusu açılınca dedim ki; “Dayak yer gibi sevilip iteklenmekten hoşlanıyor, nefesini toplar toplamaz ‘haydi yine’ diye yanıma koşuyor, bir de susmayı bilmiyor…”. Sonradan düşündüm de, iyice kendime benzetmişim çocuğu.
Açıkçası ne Tekila’da, ne kendimde bu durum beni rahatsız etmiyor da, hayata bu bakışımı salaklığımın sonucu sanıp, sömürme çabalarını görmediğimi sanan garibanlara üzülüyorum.