Dertleri kabullenmek ya da kabullenmemek

“Dertlerini unutmak” diye bir deyim ve ortak saplantımız var. Yaygın olarak bir şeyler var unutulmaya, gömülmeye çalışılan. Bana inanılmaz gelen, insanların o dertlerin yarın orada olmaya devam edeceklerini bile bile bugün için de olsa bunlardan uzaklaşmayı güzel bir şey saymaları. 

Bana bir sıkıntıyı unutup unutup yeniden hatırlamak daha zor ve rahatsızlık verici geliyor. Tabii kimsenin bu yaklaşımı paylaşmak zorunda olduğunu düşünmüyorum. Ama açıkçası görebilmek isterdim, mesela içki içerek, mesela bir eğlencede kendini dağıtarak, mesela bir futbol maçını hayatın en önemli olayı gibi görerek v.s. yarın sabah yine hayatın merkezine oturacak bir sıkıntıyı bugünlük unutmanın mantığını ve doğasını.

Bilmiyorum, belki mantık temelli düşünme alışkanlığının hayatımdaki yerinden, ama saçma geliyor açıkçası battaniyenin altına saklanıp yatak odasının kapısındaki canavardan kurtulmuş gibi yapmak.

Published by

Can Baysal

It is fortunate that I am not famous, as any biographer and or journalist would definitely have problems while gathering information on my background. What I am basically is a renaissance man in modern age with diverse areas of interest and some interconnected subjects of expertise mainly centered around ICT.

. TR MOL